Leylim Ley
Döndüm daldan düşen kuru yaprağa
Seher yeli dağıt beni kır beni
Götür tozlarımı burdan uzağa
Yarin çıplak ayağına sür beni
Aldım sazı elime söyledim
Ağladım, ağlattım, güldürdüm, güldüm
Döndüm daldan düşen kuru yaprağa
Seher yeli dağıt beni kır beni
1943
Dağlar ve Rüzgâr
Dağlar
Dağlar dağlar, viran dağlar!
Yücesiniz, yaman dağlar!
Aşamadım sizi ben,
Dumanlısınız, duman dağlar!
Dağlar dağlar, yeşil dağlar!
Yol vermezsiniz ağlar!
Aşamadım sizi ben,
Dumanlısınız, duman dağlar!
1934
Kurbağalar
Melankoli
İçimde öyle bir hüzün var ki...
Tarifi imkânsız,
Anlatılmaz, yaşanır ancak.
Bir yangının külleri gibi,
Sönmüş ama sıcak.
Gözlerimde yaş yok,
Ama içim kan ağlıyor.
Bilmem ki bu neyin nesidir?
Gidenler mi ağlatıyor beni,
Yoksa gidemeyenler mi?
1935
Yalnızız
Göklerde Kartal Gibiydim
Göklerde kartal gibiydim,
Kanatlarımdan vuruldum.
Mor çiçekli dal gibiydim,
Bahar vaktinde kırıldım.
Yâr olmadı bana devran,
Sürmedi doğru bir zaman.
Göklerde kartal gibiydim,
Kanatlarımdan vuruldum.
1937
Ses ve Heyecan
Geçmiş Yaz
Rüzgâr eser, dallar kırılır;
Her şey yerli yerinde...
Yaprak yaprak üstüste,
Yıllar yılı birikmiş,
Hâtıralar, hâtıralar...
Bir kuş öter, su şarıldar;
Her şey yerli yerinde...
Yalnız benim gönlüm,
O eski yazdan beri,
Hâlâ o günleri arar.
1936
Geçmiş Yaz
Kara Yazı
Ne hasta bekler sabahı,
Ne taze ölüyü mezar.
Ne de şeytan, bir günahı,
Seni beklediğim kadar.
Geçti istemem gelmeni,
Yokluğunda buldum seni;
Bırak vehmimde gölgeni,
Gelme, artık neye yarar?
1945
Son Şiirler